Gecenin birinde, ikisinde ya da her hangi bir saatinde, “hocam, çocuğum, annem, babam, ya da dedem vs. rahatsızlandı, senin arabayla doktora getirebilir miyiz” ya da gecenin bir yarısında üçünde, dördünde..
Gecenin birinde, ikisinde ya da her hangi bir saatinde, “hocam, çocuğum, annem, babam, ya da dedem vs. rahatsızlandı, senin arabayla doktora getirebilir miyiz” ya da gecenin bir yarısında üçünde, dördünde kapınız çalınıp “hocam, hastamız ölüm döşeğinde, bir dua okumaya gelir misiniz diye kapınızı çalan oldu mu sizin?
Siz sağlıkçı olmayan köyde sağlıkçı, öğretmeni olmayan köyde öğretmen oldunuz mu?
Siz, köylerde ambulans şoförü olup hastane kapılarında sabahlara beklediniz mi ?
Siz, köyde kendi sobanızdan önce yaşlı bir amcanın, yaşlı bir teyzenin sobası yanıyor mu diye baktınız mı mi hiç ?
Siz, soğuk kış günlerinde odun kömür taşıdınız mı yardıma muhtaç insanların evine?
Ve siz yürüdünüz mü hiç çamurlu köy yollarında saatlerce, bir elinizde kendi çantanız, diğer elinizde komşularınızınsipariş çantalarını taşıyarak..
Sahi siz hiç soba yaktınız mı kendi iş yerlerinizde? Odun kesip kömür taşıdınız mı?
Siz bir cenaze evinde insanları teselli ettiniz mi hiç?
Ağlayan çocukların göz yaşını dindirmek için onlara sarıldınız mı siz?
Siz insanlara açıp bir sayfa kitap okudunuz mu hiç?
Siz dargın insanların arasında yaşayıp onları barıştırmak için mücadele verdiniz mi?
“Hocam Allah razı olsun senin sayende barıştık, sayende köyümüze, mahallemize huzur geldi?” diye dua aldınız mı hiç?
Sahi siz Covid-19 illetinin dünyayı kasıp kavurduğu, herkesin can korkusundan evlerine kapandığı dönemlerde sokak sokak gezerek vatandaşlarımızın kapısını çalıp “bugün nasılsınız, bir şikayetiz, bir ihtiyacınız var mı” diye bir kişiyi bile arayıp sordunuz mu hiç?
Siz, ailelerinin bile kendi hastalarından kaçmaya çalıştığı dönemlerde özel elbiseler giyip cenaze yıkadınız mı, cenaze namazı kıldırdınız mı siz?
Uzayıp giden bu soruların belki de tamamına evet diyebilecek tek kesim Diyanet İşleri Başkanlığının güzide mensupları olan Din Görevlilerimizdir.
Onlar, ülkemizin manevi rehberleridir. Kim ne derse desin, ne yazarsa yazsın, vatanımız ve milletimiz uğruna hiçbir fedakarlığı yapmaktan çekinmeyen yiğitlerdir, kahramanlardır onlar.
Sahi, size ilk defa duaları, sureleri, abdesti, namazı, doğruluğu, dürüstlüğü öğreten köy hocalarınızı, mahalle imamlarınızı arayıp soruyor musunuz? Hayatta değil iseler bir fatiha bağışlıyor, hayırla yâd ediyor musunuz onları?
Yoksa vefa’yı siz de mi unuttunuz?
Selâm ve dua ile…
-Kutlama Mesajı-
Halen görevde olan olmayan Cami, Kur’an Kursu ve bunlar gibi din hizmetinde bulunan Din Görevlisi ve tüm kardeşlerimize sağlık ve huzur içinde hayırlı bir ömür, vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum.
Camiler ve Din Görevlileri Haftamız kutlu olsun
Kenan Tunç
Şair – yazar
EDİTÖRÜN NOTU: Bu yazı https://www.zhaber.com.tr/her-yerde-onlar-var-iyi-ki-onlar-var-makale,833.html?fbclid=IwAR3WguTUADGlTz7n5wXZYz3grfJR6Wp97tHD1sJ0y_mDTwo29fNT1rWVhBY linkinden alıntıdır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.